Danışmanlık Birimi

Tarih Gönderen
 10.12.2024 14:02 (Üye) Soru : İyi günler. 500.000 TL kıdem ve yıllık izin hakkı bulunan personelimiz kendi isteği ile işten ayrılmak istedi uzun yıllar firmamız bünyesinde çalışması sebebi ile işçi ve işveren anlaşarak ikale sözleşmesi imzalayarak çalışma ilişkisini sona erdirdi. Anlaşma tutarı kıdem,yıllık izin,fazla mesai,ihvar vb tüm alacaklarına karşılık 300.000 şeklinde anlaşıldı. Sorum ise şu; bu çalışanın yaklaşık 450 bin kıdem ve 50 bin izin hakkı varken işveren 300.000 tl anlaştı bu rakam kıdem tazminatı rakamının da altında olması nedeni ile SGK primi ve GV hesaplanması gerekir mi? Bazı kaynaklarda ikale sözleşmesinde detayları belirtilmesi durumunda kıdeme denk gelen kısmın sgk ve gv muaf olduğu yönünde fakat burada rakamların tek tek ayrı ikale sözleşmesinde yazılması mı kast edilmiş? Değerlendirme ve yorumlarınızı rica ederim?

Cevap : 5510 sayılı Kanunun 80 inci maddesine göre prime esas kazançların hesabında; 1) Hak edilen ücretlerin, 2) Prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkaktan o ay içinde yapılan ödemelerin ve işverenler tarafından sigortalılar için özel sağlık sigortalarına ve bireysel emeklilik sistemine ödenen tutarların, 3) İdare veya yargı mercilerince verilen karar gereğince yukarıdaki (1) ve (2) numaralı alt bentlerde belirtilen kazançlar niteliğinde olmak üzere sigortalılara o ay içinde yapılan ödemelerin, brüt toplamı esas alınmaktadır. Prime Esas kazançların hesabında dikkate alınmayacak ödemeler ise, Ayni yardımlar ve ölüm, doğum ve evlenme yardımları, görev yollukları, seyyar görev tazminatı, kıdem tazminatı, iş sonu tazminatı veya kıdem tazminatı mahiyetindeki toplu ödeme, keşif ücreti, ihbar ve kasa tazminatları ile Kurumca tutarları yıllar itibarıyla belirlenecek yemek, çocuk ve aile zamları, işverenler tarafından sigortalılar için özel sağlık sigortalarına ve bireysel emeklilik sistemine ödenen ve aylık toplamı asgari ücretin % 30'unu geçmeyen özel sağlık sigortası primi ve bireysel emeklilik katkı payları tutarları, olarak belirlenmiştir. Bu istisnalar dışında her ne adla yapılırsa yapılsın tüm ödemeler ile ayni yardım yerine geçmek üzere yapılan nakdi ödemelerin prime esas kazanca tabi tutulacağı, diğer kanunlardaki prime tabi tutulmaması gerektiğine dair muafiyet ve istisnaların 5510 sayılı Kanunun uygulanmasında dikkate alınmayacağı düzenlenmiştir. Yine 4857 sayılı İş Kanununun “Bazı kamu kurum ve kuruluşlarında çalışanların kıdem tazminatı” başlıklı 112 nci maddesinde, Deniz İş Kanunu, Basın İş Kanunu ve Emekli Sandığı Kanunu hükümleri uygulanmayan personeli ile kamu kuruluşlarında sözleşmeli olarak istihdam edilenlere mevzuat veya sözleşmelerine göre kıdem tazminatı niteliğinde yapılan ödemeler kıdem tazminatı sayılır.” hükmüne göre “kıdem tazminatı niteliğinde yapılan ödemeler” kapsamının açıklığa kavuşturulduğu görülmekte olup, bu kapsamda kıdem tazminatı niteliğinde yapılacak ödemelerin prime esas kazanca tabi tutulmayacağı açıktır. Diğer taraftan 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 25 inci maddesine göre de, kıdem tazminatından gelir vergisi kesilmemektedir. Her ne kadar ikale sözleşmesi ile işçiye bir tazminat ödenmesi kararlaştırılmış olsa da, bu ödeme sözleşme gereği yapılan bir ödemedir. İşçi ve işverenin fesih konusunda anlaşmaları, bir tarafın feshi niteliğinde olmadığından bozma sözleşmesi yoluyla iş sözleşmesi sona eren işçi, sözleşme ile kararlaştırılan meblağ dışında iş kanunundan kaynaklanan, kural olarak feshe bağlı olan kıdem ihbar tazminatlarını da talep edemeyecektir. Ancak tarafların bozma sözleşmesinde ihbar ve kıdem tazminatı ile iş güvencesi tazminatı hatta boşta geçen süreye ait ücret ve diğer haklardan bazılarını ya da tamamını kararlaştırmaları mümkündür. 5510 sayılı Kanunun 80 inci maddesinde prime tabi olmayan kazançlar sayma yolu ile düzenlenmiş, belirtilen istisnalar dışında her ne adla yapılırsa yapılsın tüm ödemelerin ve ayni yardım yerine geçmek üzere yapılan nakdi ödemelerin prime esas kazanca tabi olacağı kabul edilmiştir.
 
 
 

İSMMMO Hakkında

Geleceğe yönelik projeleriyle, üyelerinin gelişimini sağlayan; Şeffaflığı, denetimi, yeniliği savunan ve çevre sorunlarına duyarlı; Toplumumuzun aydınlatılmasına, akademik, mesleki kamuoyuyla güçlü işbirliği yaparak ekonomik kalkınmaya katkı sunan, lider kurum olmaktır.