26.10.2010 11:35 |
(Üye)
|
Soru : Sayın Yetkili;
Sorum Kademeli yaş ile ilgili dava açıp açamayacağım hakkında.Kademeli yaş kanunu 2002 yılında çıktığında emekliliğime 5 yıl vardı.9 yıla çıkartıldı.4 ve daha az kalanlara dokunulmadı.1982 yılı ssk girişliyim.Eski kanuna göre 25 hizmet yılı ve 5000 prim ödeme şartlarını 20.11.2007'de yerine getirdim ancak yeni kanun sebebiyle maaş bağlanmadı.Kanunların geriye yürümezliği ilkesi ve 4 yıl kalanlara dokunulmamasının eşitsizlik yarattığı gerekçeleri ileri sürülerek açacağım dava ile 4 yıl alamadığım emekli maaşlarımı talep edersem kazanma şansım ne olur. ssk'lı olduğum için idare mahkemesinde mi dava açmam gerekir.Yanıt verirseniz sevinirim.
Ayrıca bu konuda açılmış ve sonuçlanan dava olup olmadığını,varsa sonucunun ne olduğunu belirtmenizi rica ediyorum.
Vereceğiniz cevap için teşekkür ederim.
İyi çalışmalar
Cevap : Değerli Meslek Mensubu
Konu ile ilgili döneminde pekçok itiraz ve dava söz konusu olmuştu.
Örneğin;
Anayasa Mahkemesi’nin, geç emekliliğe kademeli geçiş tablosunu ‘adaletsiz’ diye iptal etmesinin ardından geçen hükümet döneminde çıkarılan yeni emeklilik yasası da dava konusu oldu.
ANAYASA Mahkemesi’nin, geç emekliliğe kademeli geçiş tablosunu ‘adaletsiz’ olduğu gerekçesiyle iptal etmesinin ardından geçen Hükümet döneminde çıkarılan yeni emeklilik yasası da ‘haksızlık’ yarattığı iddiasıyla dava konusu oldu.
Çorum ve Ankara’dan iki ayrı avukat yasanın yürürlülük tarihinin farklı işlediği, emekliliklerine 2 yıl kalan ve ilk düzenlemede, muaf tutulan kesime ‘haksızlık’ yapıldığı iddiasıyla iş mahkemelerine başvurdular. İş mahkemelerinden yasanın Anayasa’ya aykırı olduğu iddiasıyla Anayasa Mahkemesi’ne gitmesini istediler.
Çorum’dan, 17 Mart 2003’t Anayasa Mahkemesi’ne yapılan başvuru 1 yıl 2 ay geçmesine rağmen sonuçlanmadı. Mevzuata göre iş yasalarıyla ilgili bu davayı Anayasa Mahkemesi’nin beş ay içinde sonuçlandırılması gerektiği de belirtildi. Yeni yasa ile sigortalılık süresi 23 yıldan fazla olanlar dezavantajlı duruma düştüklerine dikkat çekildi.
Bu durumun aileleri ile birlikte onbinlerce kişiye büyük bir haksızlık yarattığı savunuldu. Bu durumdaki kişilerin emekli olması gerekirken, fazladan prim ödedikleri öne sürüldü.
NASIL ORTAYA ÇIKTI
Açılan ilk davada, 506 sayılı SSK Kanunu’na eklenen geçici 81. maddenin A bendi Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmedi. Bu bent, ‘Emekliliğine iki yıl kalan kişilerin kademeli emeklilikten etkilenmemesini’ öngörüyordu. Bu kişilerin önceki hükümlere tabi olarak, emekli olmaları düzenlenmişti. Anayasa Mahkemesi bu düzenlemeyi ‘hakkaniyete uygun’ görerek, iptal etmedi.
İptal edilen yasanın yerine doğan boşluğu doldurmak üzere 4759 sayılı yeni yasa çıkarıldı. Ancak bu yasa çıkartılırken, A bendi kapsamında olanlar hariç tutularak, yürürlük tarihi ise 23 Mayıs 2002 olarak tespit edildi. Böylece, eski yasada koruma altına alınmak istenenler için yürürlük tarihi 8 Eylül 1999 olarak kaldı. Yeni düzenleme ile korunmak isteyen kişiler bu yüzden 2 yıl 8 ay 15 günlük bir kayba uğradılar. Yeni düzenleme yüzünden kayıp süresinin 4-5 yıla kadar uzayan sigortalılar bulunduğuna dikkat çekildi. Yeni düzenleme ile kadınlar için 40 yaş erkekler için 44 yaşını doldurma şartı getirildiği için süreyi dolduranlar da bu kez yaş sınırına takılarak, mağdur oldular.
Açılan iki davada bu düzenlemenin iptal edilerek, haksızlığın ortadan kaldırılması istendi. Bu sınırlamaları Anayasa Mahkemesi’nin iptali halinde, aynı durumda olanlara beklemeden emeklilik yolu açılacaktı.
Bu davaların örneklerini Barodan edinebilirsiniz.
İyi çalışmalar
|