25.07.2011 12:34 |
(Üye)
|
Soru : Merhaba Üstadım, 16.06.2011 tarihli Resmi Gazete ‘ de yayımlanan “Sosyal Sigortalar işletmeleri Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile Sosyal Güvenlik Kurumuna verilen eksik gün bildirimlerinde değişiklik yapılmıştır.
ve 50 ve üzerinde sigortalının çalıştırıldığı aylara ilişkin özel sektör işyerlerinde,
Eksik gün bildirim nedenlerinin aylık prim ve hizmet belgesinde belirtilmesi yeterli sayılmıştır.
Ancak sgk da geçen işyeri tanımında tereddüt yaşamaktayım. şirketimizin il içinde ilk dışında şubeleri bulunmakta.merkez ofisimizde çalışan sayısı 50 kişinin altında.bu durum şube bazındada 50 kişinin altına. Ancak toplam çalışan bazında bu sayı 50 nin çok üzerinde. her bir şubeyi ayrı sicil numarası alındığı için ve ayrı tehlike derecelerinin olabileceği düşüncesi ile merkezden idare ediliyor olsa bile ayrı bir işyeri olarak mı düşüneceğiz.? 4857 say.iş kanununa göre özürlü ve eski hükümlü çalıştırma ile ilgili aynı il sınırları içerisinde 50 ve üzeri kişi çalıştırılması ile istihdam edilmesi gereken işçi sayısı ile bağlantı kurulabilirmii? işletme kavramı 4857 ve 5510 da yer almıyor ve işyeri ile işletme kavramının birbirinden ayrı kavramlar olduğunumu düşünmemiz gerekir.? yanlış bilmiyorsam 2822 sayılı Toplu iş sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanunu'nun 3. maddesinin 2. fıkrasında: "Bir gerçek ve tüzel kişiye veya bir kamu kurum ve kuruluşuna ait aynı işkolunda birden çok işyerine sahip bir işletmede ancak bir toplu iş sözleşmesi yapılabilir. Bu Kanun anlamında bu sözleşmeye işletme toplu iş sözleşmesi denir. Ancak, kamu kurum ve kuruluşlarına ait müessese ve işyerleri ayrı tüzelkişiliğe sahip olsalar dahi, bu kurum ve kuruluşlar için tek bir işletme toplu iş sözleşmesi yapılır." şeklinde işletme kavramına dolaylı ve 2822 sayılı Kanun'un amacına uygun olarak yer verilmiştir.Saygılarımla
Cevap : Değerli Meslek Mensubu
SGK bu tip hesaplamaları yaparken sgk dosyası bazında çalışanları dikkate alarak işlem yapmaktadır.
İşyeri sgk dosya numarası farklı olan işyerlerini ayrı dosyalar olarak değerlendirmektedir.
Bahsetmiş olduğunuz 2822 sayılı kanun ile 4857 sayılı kanunun 5510 sayılı kanuna uyumunun olması kanaatindeyim. Ancak uygulamanın bu yönde olduğunu hatırlatmak isterim.
İyi çalışmalar
|