Danışmanlık Birimi

Tarih Gönderen
 19.01.2015 12:27 (Üye) Soru : -Kazım Ozan Kaya 01.05.2005 tarihinde Anonim şirkette hizmet akti (4a) ilşe çalışmaya başlamış olup halen kesintisiz olarak devam etmektedir. -Kazım Ozan Kaya 01.01.1998 tarihinde ayni anonim şirkete ortak olmuştur. -Kazım Ozan Kaya 2012 yılından itibaren ayni anonim şirkette yönetim kurulu üyesi olarak huzur hakk kazancıı elde etmekte olup buradan doğan kazancı hizmet akti kazancı(4a) ile birleştirilmemiştir ve SGK pirimleri kesintisi yapılmamıştır. Sonuç olarak Sosyal Güvenlik Kurumu Huzur hakkı ödemelerinden doğan kazancın SGK pirimlerini cezalı olarak şirketten talep etmektedir. Bu konuda oldukça farklı yorumlarla karşılaşmış bulumaktayız. Bu konuda billgilendirilmeyi rica eder, İyi çalışmalar dilerim.Saygılarımla.

Cevap : Yönetim kurulu üyesi olan ortaklar , seçildikleri tarih itibariyle, yönetim kurulu üyesi oldukları şirket tarafından 15 gün için de SGK ya bildirilerek, 4-b kapsamında sigortalı sayılırlar. Yönetim kurulu üyesi olan ortak; kanunun çıktığı tarih itibariyle 4-a kapsamında çalışırken, kanun tarihinden sonra ilk defa veya yeniden yönetim kurulu üyeliğine seçilir ise 4-a kapsamındaki çalışması, yönetim kuruluna seçildiği tarih itibariyle son bulur. Bu tarih itibariyle artık 4-b kapsamında sigortalılığı başlar. Ancak, kanunun çıktığı tarih itibariyle 4-a kapsamında sigortalılığı olan ve de yönetim kurulu üyeliği devam eden anonim şirket ortakları, kazanılmış hakların korunması kapsamında, 4-a sigortalısı olarak çalışmaya devam ederler. Yani bu durumda olan ortakların 01.10.2008 öncesinde SGK ya 4-a kapsamında bildirilmiş olması ve de bu tarih öncesinde yönetim kurulu üyeliğine seçilmiş olmaları gerekir. 4-a kapsamındaki çalışmaları da kesintiye uğrayana kadar devam eder. huzur hakkı anonim şirketlerde yönetim kurulu üyelerine toplantıya katılmaları nedeniyle verilen geniş anlamdaki bir ücrettir. Yönetim kurulu üyelerine verilecek huzur hakkının tutarı esas sözleşmede belirlenebileceği gibi, sözleşmede bu yolda bir hüküm yoksa genel kurulda da kararlaştırılabilir. Uygulamada huzur hakkı tutarı toplantı başına ya da aylık olarak belirlenmektedir. Huzur hakkı geniş anlamda her ne kadar bir ücret ise de hizmet akdine bağlı bir işçi işveren ilişkisinden doğmadığından, 4/a kapsamında sigorta primine tabi değildir. Bu nedenle de anonim şirketlerin yönetim kurulu üyesi olan ortakları 4/b kapsamında sigortalı sayılmışlardır. Gelir Vergisi Kanununun 61/4. maddesine göre yönetim kurulu üyelerine bu sıfatları nedeniyle ödenen huzur hakları ücret olarak nitelendirilmekte ve stopaj yoluyla vergilendirilmektedir. Buna göre, huzur hakkı ödemelerinin yapıldığı aylarda yönetim kurulu üyeleri adına bordro düzenlenerek sadece gelir ve damga vergisi kesintisi yapılarak, izleyen ay içinde diğer ücretler üzerinden yapılan kesintilerle birlikte beyan edilip ödenmesi gerekir. Bir kişinin ortak olduğu anonim şirkette hem hizmet akdiyle 4/a kapsamında sigortalı olması hem de yönetim kurulu üyesi olarak huzur hakkı alması, ancak söz konusu şirkette 4/a kapsamında ücretli olarak çalışırken şirkete ortak olması ve yönetim kurulu üyeliğine seçilmesi halinde söz konusu olur. Bu durumda 4/a kapsamındaki sigortalılığı, 4/b kapsamında sigortalı olmasını gerektiren “yönetim kurulu üyesi ortak” sıfatından önce başlamış olacağından, 4/a kapsamındaki sigortalılığı kesintiye uğrayıncaya kadar 4/b kapsamındaki sigortalılığı askıya alınmış olur. Bu durumda da yönetim kurulu üyeliği sıfatına bağlı olarak ödenen huzur hakkı, hizmet akdine bağlı çalışmasının karşılığı olan ücreti ile birleştirilmez ve sigorta primine tabi tutulması gerektiği kanaatindeyim. Ancak yine de konu ile ilgili olrak gelir idaresi başkanlığından huzur hakkının vergilendirilmesi hakkında mukteza isteyiniz.
 
 
 

İSMMMO Hakkında

Geleceğe yönelik projeleriyle, üyelerinin gelişimini sağlayan; Şeffaflığı, denetimi, yeniliği savunan ve çevre sorunlarına duyarlı; Toplumumuzun aydınlatılmasına, akademik, mesleki kamuoyuyla güçlü işbirliği yaparak ekonomik kalkınmaya katkı sunan, lider kurum olmaktır.